Bunlar kimlerdir?



Bunu bizzat Âyet-i kerime'den öğrenin. Zira Cenâb-ı Hakk Mâide sûre-i şerif'inin 51. Âyet-i kerime'sinde buyurur ki: "Ey iman edenler! Yahudi ve hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirinin dostudurlar. Sizden kim onları dost edinirse, o onlardandır." (Mâide: 51) İşte bu Âyet-i kerime onlardan olduğunu ispat eder. Küfrün lehine din ve vatanın aleyhine çalaşanın kim olduğunu yine Cenâb-ı Hakk öğretiyor. "Ey iman edenler! Müminleri bırakıp kâfirleri dost edinmeyin. Allah'ın aleyhinize apaçık ferman vermesini mi istersiniz?" (Nisâ: 144) Cinsi ne olursa olsun küfür, İslâm'a göre tek bir millettir. Müminlerin dostu ise ancak müminlerdir. "Sen onların dinlerine uymadıkça ne yahudiler ne de hıristiyanlar aslâ senden hoşnut olmazlar." (Bakara: 120) Oldular mı? Hayır! Ne yapıldıysa kâfiri memnun etme adına yine de yetmedi, yetmez. Memnun olmazlar, olmayacaklar. Âyet-i kerime'de şöyle buyuruluyor: "İnsanlar içerisinde, müminlere en şiddetli düşman olarak yahudileri bulursun." (Mâide: 82) Onlar İslâm'ın ve müslümanların düşmanıdırlar, müslümanların başına daima bir gaile çıkarmaktan ve kötülük etmekten başka bir şey düşünmezler. Dinini terk edip kendilerine tâbi olmadıkça, hiçbir müslümandan memnun olmazlar. En büyük düşmanları dost bilmek, işte o zaman en büyük vatan ihâneti olur. Allah-u Teâlâ bir Âyet-i kerime'sinde: "O halde sakın kâfirlere arka çıkma!" buyuruyor. (Kasas: 86) Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz bir Hadis-i şerif'lerinde şöyle buyurmuşlardır: "Allah'a isyan eden kimseye itaat yoktur." (İbn-i Mâce: 2865) Allah-u Teâlâ haksızların haksızlığını, hâinlerin hâinliklerini bildiği halde zulüm ve hâinliğe yardım edenlere, Hakk'ın hükümlerini esas almayıp kendi arzusuna tâbi olanlara karşı bir tehdit mahiyetinde olmak üzere Âyet-i kerime'lerinde şöyle buyurmaktadır: "Kendilerine hâinlik edenleri savunma. Çünkü Allah hâin günahkârları sevmez." (Nisâ: 107) Sevmemekle kalmaz buğzeder, onu ikaba ve azaba uğratır. Onlar hiçbir yerde, hiçbir tarihte müslümanlara dost olmamışlardır. Müslümanlarla savaşmakta her zaman için birbirine dost olmuşlardır. İnkâr ve sapıklıkta birleştikleri için, müslümanlara karşı bir el gibidirler. Ne korkunç bir şey en büyük düşmanla dost olmak. Vatanın kapılarını açmak demektir. Vatan kapılarını düşmana açmak demekse büyük ihânettir. Büyük hâinliktir. Bunun için Cenâb-ı Hakk; "Kim ki onlarla muhabbet eder, ünsiyet ederse o onlardandır!" buyuruyor: Bunlar onlardandır. Artık iyi bilmemiz lâzım. İsmi ne olursa olsun Âyet-i kerime'ye bakıp iman etmemiz lâzım. Bu dostluk kuranlar, küffâra yaranmaya çalışanlar Hazret-i Allah'tan daha mı iyi biliyorlar? "Allah düşmanlarınızı sizden çok daha iyi bilir." (Nisâ: 45) Biz Hazret-i Allah'a iman ediyoruz ve O'na teslim olmuşuzdur.(inşaAllah_u teala)